TÜM YAZILARI SON GÜNCELLEME: 08 Aralık 2020 10:33
Uzaklaştık, yalnızlaştık, daha bireysel düşünmeye başladık. Bazen yardım için açan eli görmezden geldik çünkü gerçek ihtiyaç sahiplerini ayırt edemedik, başımızı çevirmek, gözlerimizi kaçırmak kolay belki ama görmezden gelinen ne varsa orada öylece durmasına engel değil. Ekmek dolabına not bırakmış: ‘'Sokaktayım, artan ekmekleri alayım mı?'' Şiddet ve suç haberlerinin yanına ilişiveren bu masum rica, insanın kalbini sızlatıyor. Artık teknoloji sayesinde bir markete bırakılan notu tüm dünya duyabilir ve duymuş, yardım elleri uzanmış Türkiye'nin dört bir yanından. Közlenmiş bir ateşin canlanacağını düşünmek insanı ümitlendiriyor. Birbirimize tutunmamız, destek olmamız için bir savaş vermemiz gerekmiyor. Şu an içinde bulunduğumuz durum, sessiz bir savaş ve mücadele halidir. Birinin ekmek dolabına not koyarak oradaki ekmeklere el sürmeden istemesi ne kadar onurlu bir yaşam mücadelesi verdiğini gösterir. Pek çok ulustan farklı olarak bizim merhamet ve yardımseverlik ölçeğimiz yükseklerdedir. İyi niyeti suistimal örneklerinin epeyce fazla olması, uzak duruşumuzun da en bariz nedenidir. Geçenlerde bir programda, mahallenizdeki ihtiyaç sahiplerinden haberdar olun diye bir tavsiye duydum. Bir dereceye kadar çözüm olabilir ancak zengin muhitte oturan birinin diğerinden yine haberi olmayacaktır. Birbirimizle yardımlaşma nasıl güvenilir bir sisteme bağlanır bilemiyorum ancak böyle sessiz çığlıkların görmezden gelinmediğini görmek güzel. Notun bırakıldığı yer, Bodrum'da bir süpermarketmiş. Belki yardım derneklerinden istemeye utandı, söyleyemedi kim bilir. Ancak bu sürecin sonunda bir savaştan çıkmış misali birbirimize destek olmamız gerektiğinin küçük sinyalleri olduğunu düşünüyorum. Belki de sivil toplum örgütleri, toplumsal kuruluşlar, muhalif dahi olsalar siyasi partilerin el birliği yapması, yeri doldurulamayacak manevi ve maddi kayıplarla birlikte insanlığın ortak amacı olan barış ve kardeşlik içinde kenetlenerek, yaralarımızı sarmanın bir yolunun bulunması iyi bir çözüm olabilir. Sonuçta muhalif olsalar da yaşadığımız yeri ve insanlarının yaşam kalitelerini yükseltmek gibi ortak hedeflere sahiptirler. Varlık ve darlık birbirine çok uzak değildir. Birkaç ay sonra herkes işinin başına dönecek eğer hala kaybetmediyse ve yaşam mücadelemiz biraz değişerek de olsa kaldığı yerden devam edecek. Her şey eskisi gibi olacak mı zaman gösterecek ancak ‘'biz'' olabilirsek bir olabiliriz ve zor günlerin üstesinden daha kolay gelebiliriz. Bir olmanın yollarını bulabilmemiz dileğiyle Sevgi ve Saygılarımla