Villa Cinayeti Sanığı İçin Müebbet Hapis İsteniyor

Muğla'nın Fethiye ilçesinde Hasan A. (36), villasında birlikte alkol aldığı kadın arkadaşı Asena Ercan'ı (27) elleriyle boğarak öldürürken Hasan A., olayın ardından gittiği İstanbul'da polise teslim olup, suçunu itiraf etmişti.28 Ekim gecesi Fethiye'nin Ölüdeniz Mahallesi'nde meydana gelen olayın ardından Jandarma villaya balkon camını kırıp girerek Asena Ercan'ın boğularak öldürülmüş vaziyette cesedi ile karşılaşmıştı. İstanbul Maltepe cezaevinde tutuklu bulunan Hasan A. için Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada Hasan A. için müebbet hapis istendiği öğrenildi.

PAYLAŞ
Dost Gazetesi -

 

Muğla'nın Fethiye ilçesinde Hasan A. (36), villasında birlikte alkol aldığı kadın arkadaşı Asena Ercan'ı (27) elleriyle boğarak öldürürken Hasan A., olayın ardından gittiği İstanbul'da polise teslim olup, suçunu itiraf etmişti.28 Ekim gecesi Fethiye'nin Ölüdeniz Mahallesi'nde meydana gelen olayın ardından Jandarma villaya balkon camını kırıp girerek Asena Ercan’ın boğularak öldürülmüş vaziyette cesedi ile karşılaşmıştı. İstanbul Maltepe cezaevinde tutuklu bulunan Hasan A. için Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde açılan davada Hasan A. için müebbet hapis istendiği öğrenildi. Olayla ilgili olarak Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan ilk duruşmaya tutuklu sanık Hasan A.(Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi)SEGBİS ile Maltepe cezaevinden katılıp savunma yaptı.Hasan A., Asena Ercan’ın olay günü sabah 06.00’da kalkıp rakı çıkardığını meze ile birlikte kahvaltıya başladıklarını öğleye doğru gelen mesaj üzerine tartıştıklarını anlatıp “telefonu aldım. Asena gibi yazışmaya başladım. Karşıdaki kişi güzelim yazdı, ben ne diyorsun diye küfür ettim. Karşıdaki kişi ağıza alınmayacak şeyler yazdı. Ben bu mesajları sildim. Görüşelim harçlığını da veririm şeklinde mesaj geldi. Bunun ne demek olduğunu sordum. Asena’ya bu kişiyi arattım. İsmini hatırlamadığını söyledi. ‘Asena hatırlamadın mı beni? 250 TL vermiştim sana. Yine harçlığın yoksa vereyim. Özledim seni. Hala aynı yerde mi oturuyorsun’ dedi. Asena’ya nerede oturduğunu sor dedim. Asena’da sordu. İstanbul’da oturduğu yeri söyledi. Telefonu kapattım. Tartışmamız bundan çıktı. Kendisine para verdiğimi harçlıksız bırakmadığımı söyledim. Asena’da bana ‘sen şerefli bir insansın. Gereğini yap’ dedi. Olay yerinde Asena yorganı sıktı. Benim üzerimde hiçbir tırnak izi yoktu. Onun tırnakları uzundu. Bu kız kendisini bana öldürttü” dedi.

Muğla’nın Fethiye ilçesi Ölüdeniz mahallesinde 28 Ekim’de meydana gelen olayda villa kiralama işi ile uğraşan Hasan A. 3 yıldır birlikte olduğu kız arkadaşı Asena Ercan’ı kiraladığı villada boğarak öldürmüştü. Cinayetin ardından Asena Ercan’ın telefonunu yanına alarak Fethiye otogarına yürüyerek gelen Hasan A., şehirler arası otobüse binerek İstanbul’a gitmişti. İstanbul Maltepe’de erkek kardeşine olayı anlatan Hasan A. polise başvurarak teslim olmuştu. Polis durumu jandarmaya bildirince jandarma yetkilileri villaya gidip, balkon penceresini kırıp içeriye girdiklerinde Asena Ercan’ın cesedi ile karşılaşmışlardı. Fethiye Cumhuriyet Savcılığı, Jandarma ve Olay Yeri İnceleme Ekipleri olay yerinde geniş çaplı inceleme ve araştırma yaptılar. Cinayeti işlediğini İstanbul Maltepe polis karakolunda itiraf eden Hasan A. tutuklanarak Maltepe cezaevine konuldu. Hasan A. hakkında Fethiye Ağır Ceza Mahkemesinde kasten öldürme suçundan dava açıldı. Hasan A. için kasten öldürme suçundan müebbet hapis istendi. Olayla ilgili olarak Fethiye Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya sanık Hasan A. SEGBİS ile Maltepe cezaevinden katılıp savunmasını yaptı. Duruşmaya ayrıca Asena Ercan’ın babası Suat Ercan’da avukat Özgür Teoman Işık ile katılırken Ercan sanıktan şikayetçi olduğunu daha önceki verdiği ifadelerini tekrarladığını söyledi. Sanık Hasan A.’yı avukatı Aslı Serap Ekmen savunurken duruşma sırasında Hasan A. ile müşteki Suat Ercan karşılıklı atışınca mahkeme başkanı Mesut Şengönül tarafları uyarıp “burası televizyon programı değil” diye konuştu. Sanık Hasan A. savunması sorulunca çok geniş bir hikaye anlattı. Hasan A. sık sık Asena Ercan’ın babası Suat Ercan’ı suçlayıp “Asena’nın psikolojik sorunları vardı.  Biz İstanbul’da tanımıştık. Asena alkol alır ve uyuşturucu kullanırdı. Babası Asena adına şirket kurmuş ve batırmış. Bu nedenle borçlar Asena’ya kalmıştı. Psikolojisi bozulmuştu. Annesi rahatsız oldu. Kıbrıs’a gitti. O sırada bende 3 kez Kıbrıs’a yanına gittim. Gitmemin nedeni psikolojik destek vermekti. Sonra babasının yanına İskenderun’a gideceğini söyledi. İskenderun’a gitti. Beni oradan arayıp hastanede yattığını 4. kattan düştüğünü söyledi. Yanına gittim. Babası yanında yoktu. Asena aşağıya atlarken babası ve şimdiki üvey annesi onu kurtarmadı. Hatta kendisi attı. Bunun nedeni borçlardan kurtulmaktı. Asena’nın yanında refakatçı olarak kaldım. Babası ertesi gün hastaneye geldi. Bu süreçte babası hiç ilgilenmedi. Asena babası varken neden beni aradı. Kızın leğen kemiği kırılmıştı. İstanbul’a özel otomobille götürdük. Babası orada da kızı ile ilgilenmedi. Yine ben ilgilendim” dedi. Savunmasında Asena ile birlikte uyuşturucu kullanıyorduk. Uyuşturucudan kurtulmak için Fethiye’ye gelmeye ve emlakçılık yapmaya karar verdik. Önce ben geldim. 3 ay sonra da Asena geldi. Hatta babam Asena’yı istememişti. Asena yüzünden bütün ailem bana yüz çevirdi. Bende bütün aileme sırt çevirdim. Asena ile olmaya devam ettim. Bayburt’lu olduğumuz için ailem Asena’nın örf ve adetlerimize uygun olmadığını söyleyip bana karşı çıktılar. Asena’yı hala seviyorum. Ben onun kırkını cezaevinde çıkarttım. Babasına sorar mısınız? Kızının 40’ını çıkartmış mı? Kırkında içki mi içtin?” deyince mahkeme başkanı tutuklu sanık Hasan A.’yı uyardı.

TELEFON MESAJI ÇILGINA ÇEVİRDİ

Hasan A. Fethiye’ye gelmeden İstanbul’dan Dalyan’a geldiklerini 5 odalı havuzlu bir villada yaşadıklarını söyleyerek Dalyan’dan Fethiye’ye geldik. Villa kiraladık. Olay günü kiraladığımız villada otururken sabah 06.00 sıralarında Asena rakı çıkarttı. İçmeye başladı. İçkisine hiçbir zaman engel olamadım. Birlikte bir bataklığa saplanmıştık. Kahvaltı yapmamıştık. İçki içerken Asena’nın masa üzerinde duran telefonuna mesaj geldi. Numara kayıtlı değildi. Kim olduğunu sorunca ‘tanımıyorum’ dedi. Hatırladığım kadarıyla telefonu alıp Asena gibi bu kişiyle yazışmaya başladım.  Karşıdaki kişi güzelim diye yazdı. Ben ne diyorsun diye küfür ettim. Karşıdaki kişi ağıza alınmayacak şeyler yazdı. Ben utandığımdan bu mesajları sildim. ‘Görüşelim, harçlığını da veririm’ şeklinde mesaj geldi. Bunun ne demek olduğunu sordum. O kişiyi aramasını söyledim. Asena aradı. İsmini hatırlamıyorum ‘Asena hatırlamadın mı beni? 250 TL vermiştim güzelim sana. Yine harçlığın yoksa vereyim. Özledim seni. Hala aynı yerde mi oturuyorsun?’ dedi. Asena’ya nerde oturduğunu sor dedim. Sordu ve İstanbul’da oturduğu yeri söyledi. Telefonu kapattım. Kendisine bunun ne demek olduğunu sordum. Asena’ya para verdiğimi, harçlıksız bırakmadığımı söyledim. Ben seni aç mı bıraktım? Evine defalarca yemek göndertmedim mi? dedim. Asena’da bana ‘sen şerefli bir insansın. Gereğini yap dedi. İşte o anda olay yerinde Asena yorganı sıktı. Benim üzerimde hiçbir tırnak izi yoktu. Bu kız kendisini bana öldürttü. O anı hatırlayamıyorum. Suat Ercan kızı 250 TL’ye muhtaç etmişsin. Namusunu temizledim senin” diye bağırdı. Sanık Hasan A., “Asena Ercan’ın annesinin de duyduğum kadarıyla bu kız zaten ölmek istiyordu. Bu çocuğun başını yakmış şeklinde konuşmuş. Otobüsle İstanbul’a gitmemin sebebi ise Asena’yı nasıl öldürdüğümü hatırlamıyorum. Hatta Adli Tıp kurumunda doktor vurmuşsun deyince acaba silahla mı vurdum diye düşündüm. İstanbul’a otobüsle gitmemin sebebi üzerimde silah vardı. Keşke bu olay yaşanmasaydı. Asena’yı seviyordum. Keşke evlenseydim. Çocuğumuz olsaydı. Ben boğmuşum hatırlayamıyorum” şeklinde konuştu.

BEYİN KANAMASI GEÇİRMİŞ

Duruşmada sanık müdafi Avukat Aslı Serap Ekmen Hasan A.’nın 4-5 yıl önce beyin kanaması geçirdiğini bunun hala etkilerinin mevcut odluğunu şiddete eğimli olduğunu düşündüklerini aklı dengesinin yerinde olup olmadığı ile ilgili tam teşekküllü bir hastaneden rapor alınmasını talep ederek “müvekkilimin bir takım psikolojik rahatsızlıkları vardır. Şerefini zedeleyecek şekilde haksız eylemler neticesinde kendisini tahrik edecek nitelikte ‘sen beni öldür. Gereğini yap şeklinde’ beyanları ile psikoz atağını arttırmıştır. Biz detaylı savunmalarımızı ve para karşılığı birlikte olduğu kişiyi ve tanıklarımızı hazır etmek istiyoruz” diyerek müvekkilin rahatsızlığına ilişkin belgeleri sundu. Ayrıca Asena Ercan’ın, Hasan A.’yı bıçakla darp ettiğini şikayetçi olmadığını bu konuda dava açılmadığını da ifade edip belgeler sundu.

Asena Ercan’ın babası Suat Ercan sanık ile kızının görüştüklerini İskenderun’a geldiğinde öğrendiğini, sanıktan şikayetçi olduğunu ve sanığın savunmalarını kabul etmediğini belirtti.

MESAJLAR HANGİ TELEFONDAN, KİME GÖNDERİLDİ

Müşteki vekili Özgür Teoman Işık sanık müdafince sunulan sanığında savunmasında anlattığı mesajların hangi telefondan kime gönderildiğinin belli olmadığını belirterek “sanık zaten maktulü öldürdükten sonra onun telefonu ile İstanbul’a gidiyor ve kendisinin kullanmış olduğu SIM kart bu telefonun içerisindedir. Sanık İstanbul’a gidince kardeşleri ve babasıyla görüşmüş ve Asena’nın boğazını sıktığını söylemiş ancak az önce huzurda hatırlamadığını söylememiştir. Sanığın şiddet kontrolü vardır. Müvekkile karşı da işlediği darp vardır. Sanık şiddet bağımlısıdır. Sanığın aklı yerindedir. Yaptığı işe bir kılıf bulmak amacıyla iddiada bulunmaktadır. Sanığın müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep ederiz” dedi.

SANIĞIN EŞİ OLARAK BİLİYORDUM

Duruşmada tanıklık yapan F. Ö. olayın olduğu villayı başkasından kiralayıp Hasan A.’ya 1 ay kadar önce kiraya verdiğini maktulü sanığın eşi olarak bildiğini anlatarak “bana eşimle birlikte taşınacağızdedi. Daha sonra İstanbul’dan beni aradılar villanızda cinayet işlenmiş deyince eve gidip kapıyı kırıp jandarma ile beraber girdik” dedi.

Duruşma ileri tarihe ertelenirken Hasan A.’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi.

TAHRİK İNDİRİMİ İÇİN YAPIYOR

FRT Televizyonuna kızının 7  Tepe Üniversite mezunu olduğunu belirten babası Suat Ercan “olay günü kızımın o insanı bıraktığını düşünüyorum. Çünkü bir yetkili bana ‘duşunu almış valizlerini toplamış gidiyormuş şeklindeydi eşyaları’ dedi. O insanı kızım bıraktığı için o insanın da geleceğini kızımın üstüne kurduğunu düşünüyorum. Dolayısıyla da geleceğim artık yok deyip kızımın da olmasını istemediği için öldürdü. Seni seviyorum diyorsun öldürüyorsun. Yer yüzünde böyle bir şey var mı? Benim 4 çocuğumdan en büyük kızımdı. Bu şahsın tüm hayatını cezaevinde geçirmesi gerekir. Ağırlaştırılmış müebbet alması gerekiyor. Bu şekilde konuşmaları ile tahrik indirimi istiyor. Benimle ilgili olarak da bir kurgu yapmışlar. O kurguda oyun oynuyorlar” diye konuştu.

Sanık Hasan A.’nın avukatı Aslı Serap Ekmen ise duruşma ile ilgili herhangi bir şey söylemek istemediğini belirtti.


 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN